Galatasaray, Trendyol Üstün Lig’in 2’nci haftasında Konyaspor ile karşı karşıya geldi. Sarı-kırmızılılar, güçlü deplasmanda alandan 2-1 galip ayrıldı.
Galatasaray’ın Konya deplasmanındaki galibiyetini spor müellifleri kaleme aldı. Milliyet’in duayen isimlerinden Osman Şenher, galibiyet sonrası transfere dikkat çekti.
İşte Konyaspor – Galatasaray maçı sonrası yapılan değerlendirmeler…
G.SARAY GÜÇ DA OLSA KAZANDI | OSMAN ŞENHER
Konya deplasmanı bu dönem bütün ekipler için çok güç geçecek. Hele bu dönem başı olunca deplasmana gelen grupların işi daha da güç. Geçen hafta Kasımpaşa’yı İstanbul’da yenen bir Konyaspor ile oynadı Galatasaray. Evet, çok zorlandı. Kıran kırana bir uğraş oldu. Burada olay nedir? Sen tam hazır değilsin, bunu rakip de biliyor, düzgün de futbol oynayamıyorsun. Buna karşın bu sıkıntı deplasmandan üç puan alabiliyorsan demek ki alkışı hak ediyorsun.
Okan Buruk daha istediği kadroyu alana süremiyor. Kimler gidecek, hangi futbolcular gelecek bir muamma devam ediyor. Ben eminim hoca da, futbolcular da bu yüzden kaos yaşıyorlar. Sağ bek transfer ediyorsun, âlâ de para vermişsin, 85. dakikada oyuna giriyor. Bu futbolcu hazır olsa kesinlikle hoca birinci 11’de alana sürer. Tekrar çok büyük paralara 8 numara transfer ediyorsun. Kerem Demirbay’ı, Berkan’ı, Oliveira’yı kesiyorsun bu 8 numarayı bu futbolculardan daha âlâ diye birinci 11’e sürüyorsun. Tahminen yeterli futbolcu bilemiyorum. Fakat birinci 11’de oynaması için daha çok gayret edip kendini göstermesi lazım.
Takıma bakıyorsun Torreira, Icardi, Barış Alper ve Mertens… Bu futbolcular oyunu hızlandırıyor, özellikle hamlede rakip karşısında çok büyük üstünlük sağlıyorlar. Hele Barış Alper ile Torreira’nın temposu bu dönem Cim Bom’un bahtını belirleyecek.
Kerem Aktürkoğlu yeterli niyetle koşuyor, uğraş ediyor. Icardi’nin verdiği olağanüstü pasla golünü de attı lakin Galatasaray’ın yediği gol de büsbütün Kerem’in kabahati. Biraz da Dubois’nın rakibini kaçırması. Kerem oynamak istiyor, biz de onun oynamasını istiyoruz fakat daha dikkatli olması gerekir. Sen Avrupa maçlarında bu türlü yanlışlar yaparsan, yabancı gruplar hiç affetmez.
Mauro Icardi harikulade bir futbolcu. Bu oyuncu ne kadar çok topla buluşursa o kadar çok tesirli oluyor. Tam bir grup oyuncusu. Okan hocanın Arjantinli ismin daha çok topla buluşması için farklı planlar yapması lazım. Abdülkerim Bardakcı geçen haftaya göre toparlanmış. Nelsson o da yaptığı yanlıştan ağzının hissesini almış, çok dikkatli oynadı. Orta sahanın yükünü Torreira tek başına çekiyor. Sonradan oyuna giren Jelert çok az oynasa da hareketli bir topçu. Neyin ne olduğunu ilerleyen haftalarda daha yeterli göreceğiz.
Konyaspor’un hocası Ali Çamdalı ekibine yürekli düzgün futbol oynatıyor. İki net konumları var lakin son vuruşları yapamadılar. Adil, Aleksic, Yusuf ve Umut tesirli futbolcular. Yabancı transferler de bu futbolculara ayak uydurursa bu dönem yeşil-beyazlılar farklı yerlerde ligi bitirebilir.
GALATASARAY’IN MÜSAİT 11’İ | BURCU KAPU
Ligi şampiyon bitiren grupla son anda düşmekten kurtulan kadro, dün maça çıkarken takım tercihleriyle bol gollü bir müsabakaya işaret ediyordu. Bir yanda atak sınırını güçlendiren fakat savunmadaki ezaları devam eden Konya, başka yanda hala transfer açıklarını çözememiş lakin ligin en golcü oyuncularına sahip Galatasaray.
Geçen dönemin o son maçıyla bu maç ortasında Galatasaray’da kimler farklıydı? Sol bekte sıhhat sorunu olduğu söylenen ancak muhtemelen valiz toplayan Köhn yerine Dubois, orta alanda Berkan yerine Sara ve stoperde Davinson yerine Nelsson.
O maçın üzerinden 82 gün geçti. Sarı kırmızılılar 8 numara meselesini Sara ile çözmeyi planladı. Eleştirmek için şimdi erken. Dünkü takımdan her ne kadar tesirli pas alamasa da daima boşa çıkması, ver kaçlarda alamadığı paslara karşın iç koridoru kullanma eforu artı özellikleri. Ekiple ahengi artınca randıman sağlayabilecek bir oyuncu.
82 gün evvel bir öteki sorun beklerdi. Jelert ile tahlile kavuştuğu düşünülmesine karşın oyuncunun hala birinci 11’de olmamasının sorumluluğunu kim almalı? Sıhhat heyeti? Teknik heyet? İdare? Birinci ikisini sorumlulukta sona müellifim. Zira dünkü 11’de tercih edilen iki yavaş bek ve önlerinde topla alakası zayıf iki kanatla alana çıkmak tanıdığımız Okan Hoca’nın ülkü değil müsait 11’i olmalı. Kanatlardaki oyun aklı düşük kalan sarı kırmızılılarda maç uzunluğu karşılıksız iki soru vardı:
Tempoyu kim yapacak? Topu kim taşıyacak? Bu yanıtsız soruların sonucunda üretmekte zorlanan, gereksiz top şişirip uzun oynayan, vur-koş’a dönen oyun şimdi bir şey vadetmiyor.
Icardi’nin nefis pası, amatörce bir yanılgıyla gol yedirmesine karşın Kerem’in kalpleri ısıtan golü ve hiç dinlenmeden döneme başlayan Barış’ın üç puanı getiren golüyle de bu haftayı kayıpsız kapattılar.
Klişedir, dönemin birinci haftaları zordur, oyuna değil üç puana bakılır. Pekala kabul lakin ülkü 11’e, gerçek bek’lere tahminen ne vakit bakabiliriz?